"The healing has begun"
Wednesday, March 19, 2008
...priss...
pilog,
istersen hiç o "yrn sana şunu yapıcam, bunu yazıcam" kısmına girmeyelim, gerçi sözümü tutamayacağımı söyleyip gerçekten de sözümü tutmamam yeri geldiğinde ne kadar da tutarlı olabileceğimi gösterse de yine de şahsımda bi özgüven çatırdaması yaratmadı değil....
her neyse, daha önemli bi mesele var şimdi. hazır hasta yatağımda her yutkunduğumda boğazımdan aşşaa bi pinpon topunu yuvarlamaya, ürettiği sıvı başka bi kimyasal formülde olsa ist.lunun su ihtiyacını karşılayabileceğinden şüphelendiğim bi burunla başa çıkmaya çalışıyoken kan ter içinde geçirdiim tüm gecede bana eşlik etmiş müthiş bişeyi buraya not düşmemek olmaz... olamaz.... bakın ne diicem şimdi : :: : :
sefgili okur,
bu albüm (
ONCE OST ) ilaç gibi geldi bana, ne zmndır beni heyecanlandıracak bişeler dinleyemiyodum ve artık filminin de verdiği gazla mı bu aşk doğdu bilemicem ama en az 4 tane hit den bahsediyorum burda... upload edicem 3 ünü.... diğerini de albümü indirip kendiniz şeedin ama dimi... aaa hereşyi benden beklemeyin ... ayrıca filmi de izleyin, sıkılırsanız bana gıyabında argo sözler söylemeyin. ya da o filmden sıkılacak biri de okumasın ulen bu bilogu...
Glen Hansard and Marketa Irglova - Falling Slowly
Glen Hansard and Marketa Irglova - When Your Mind's Made Up
Glen Hansard and Marketa Irglova - If You Want Mehı bu arada telefondan sonra aypodum da bozuldu bidaha, dijital dünyanın benimle çok afedersiniz tssak geçtiiinden hiç bi şüphem kalmadı artık...
şimdi gitmem gerekiyo, akşam gelip devam etcem :DDD
öperim
Labels: tavsiyeler (müzük)
afiyetin zaafiyete doyduğu zamanlar... ve lüzumsuz detaylar...
Saturday, March 15, 2008
...priss...
sefkili pilog,
tum teknolojik engellerim kalktı demeye gelmiştim ki ne goreyim, youtube e erişim iletişim bakanlığındaki mogollarca durdurulmuş.. oysa sana ne de güsel fidyolar yükleyecektim, böölece postu da ucuza getircektim, ama nooldu şimdi, yazacak bişeler bulmam gerek....
peki.... düşüneyim biraz....
ehmmm... bgn polymer dersinde proje konusu olarak biocides ı sectim pilogcum. sonra bana animelerde saçmalığın bi üst limiti olmadığını kanıtlayan 12bölümlük bi
anime izledim.hemen bitti...
Akşam yemegi için annem gittiğinden beri babam ilk defa insafa geldi ve yemek pişirmememizi dışardan söylememizi buyurdu. ablamla ben çok sevindik. o kentaki den bişeler söledi, ben tost istedim, tost getirdiler, yedim. doydum.
hoşuna gitti mi? devam edeyim o zmn.....
formatta hem benim hem de ablamın bildisarayındaki herşey gitti, tamamen benim salaklığım... artık torunlarıma göstereceğim gençlik fotooraflarım yok !!! var da ondan bundan topladıım kadarıyla olucak... halka açmadığım özel olanlar ise.... sonsuzlukta bilinçsizce süzülen ayrık piksel parçacıkları oldular artık...
fest. biletimi aldım, aldım ve ayın geri kalan gunlerinde kuvvetle muhtemel sefil bi yaşamım olacak. babadan para istemek zordur, ya da sadece bizim için zordur belkide ne biliim. anne varken herşey dengede, herzmn para vardır çıkarılır bi yerlerden... ama baba için en mühim konu yanan ışıklar, kapanmayan bilgisayarlar, hayatı tanımama , fakirlik nedir bilmeme sorunsallarımızdır. hıı bi de anne etrafta yoksa konu ara sıra bekarlık gunlerinde hastanede yatarken kendisine aşık olan hemşire kıza gelir, ama biraz hoppadır sanki. paşa babamın evlenilecek kız kriterlerine yeterince uygun deildir. kalbi istemeden kırılmış ve bi süre sonra hollandadan tutup getireceği kızıl ip kaşlı zayıf hatunla tanışıp yuva kuracağı parıldak günlere doğru yelken açılmıştır....
fest demişken, kanayan bi yaramdan bahsetmek istiyorum pilog ;
sanırım belçikaya uçak bileti almama gerek kalmayacak, ablam bu hızla pasta yapmaya devam ederse yuvarlanarak rahatlıkla gidebileceğimi düşünüyorum. neden mi? :
daha niceleri var da upload ederken sıkıldım. yrn yazlıktan dvm ederim pilog...
____________________________________________
üzerimde kesin bi lanet var, herşey düzeldi diyodum ya, bgn de telefonumu yere düşürdüm, elime alıp yokladım, herşeyi tastamam yerinde... ama ekranı ruhani bi beyazlık kaplamış. Pixellerden kendine kefen mi edindi nedir, geridönüşü olmayan bi yola girdi zaar... ayrıca tamircilerde geçen son 1 ayımdan sonra bi 6-7 ay elektronik zerzevatlara dair tek kelime dahi duymak istemiyorum. >:| oysa mekanik sistemler ne güseldi....misal walkmanim haala çalışıyo, ama aldıım/aldırdığım discman in mp3 çaların sayısını hatırlayamıyorum bile.. artık herşey çok dandik... kızgınım, kırgınım sana 21.yy >>:// !!!!
seni bi göndereyim sefgili postum, yrn ya da belki bu gece bi tane daha yazıcam... yorgunum... tüm gün arabada ve gittiimiz restoranda (bkz. prisscik meyhane kültürü öğreniyo) tepeme tepeme türk sanat müziği çaldılar, çok yeşillik çok deniz çok güneş gördüm bgn plog.... alışkın deilim, oksijen çarpmış olabilir, ya da hayatın boyu otorite timsali olmuş babayı ilk kez kafası güsel görmek de sersemletmiş olabilir... ( üstünden geçen uçağa bakarak seslenir ; " napıyosun orda hemşerim, in aşşaaa da iki çift laf edelim")
....................................................
yaa... işte böyle bilog... yrn sana ne kdr salak bi insan olduğumdan bahsedeceim... edemeye de bilrim, söz vermeyeyim, sözlerimi tutamam ben... seni ve kıymetli okurlarımı hörmetle kucaklar, esenlikler ve afiyetler, bu olmadı.... seni kucaklar, hörmetli okurları afiyetle yerim... hııh bööle güsel oldu sanki ^_^
ışık sizinle olsun efem...
sağlıcakla...
Labels: anime
2 şey diyip gidicem....
Monday, March 03, 2008
...priss...
vurkaç postlardan biri daha.... bildisarayım halen bozuk, aypodum ve telefonum da öyle... kulaklığımı, garanti belgesini nası olsa kullanmam diyip rujumu dengelesin diye öptüğüm için henüz değiştiremedim. aslında blogu takip edenler bilir, kulaklığı bana satan adama aşık olmuştum... belki bu öpücük....
neyseee....
2 şey var, biri az önce ablamın gösterdiği bi site.... oyuncular sırayla sistemin kendilerine verdiği kelimeyi çizerek anlatmaya çlşıyo, klasik gibi görünse de eğer çalışan bi bil.ım ve zamanım olsaydı oynardım heralde... izlemesi gayet keyifliydi zira...
http://www.isketch.net/
bu da ntv yda cnbc-e miydi htrlamıyorum şimdi, ama ikisinden birinin 1 milyonuncu oscar töreni tekrar yayınında gördük...yine ablamla beraber... ilk bi 10 sn sonra sanırım ikimiz birden şarkıyı bian önce nette araştırmayı kafamıza koymuşuz ki biter bitmez gugıla saldırdık... en iyi film müziii ödülü fln aldı sanırım. bi ödül aldı ama ne bilmiyorum... dinleyin işte sonra da bu ne biçim şarkı die terbiyesislik etmeyin... ayıptır...
fidyoyu gömemedim, meraklısı şu linkten şeetsin :
Glen Hansard and Marketa Irglova- Falling Slowly , performed at oscars en iyi oricinıl song ödülüymüş bu arada....
ebeet bitti.. bukdr bu post... sevgiyle kalın..öperim....
Labels: tavsiyeler (websayts)